31 Mart Mahalli Yönetimler Genel Seçimleri’nde Gaziantep merkez ilçe Şehitkamil Belediye Başkanlığına seçilen CHP’li Umut Yılmaz, bugün düzenlediği basın toplantısı ile beraberindeki beş meclis üyesi ile birlikte partiden istifa ettiklerini açıkladı.

Umut Yılmaz, istifa münasebeti olarak bir yıllık misyon sürecinde kendisinin ve ailesinin linç siyasetlerine maruz bırakıldığını tabir etti.

“ARTIK TAHAMMÜL EDİLECEK DURUMU AŞMIŞTIR”

Yılmaz, “Seçildiğim günden bu yana bana emanet edilen misyonu halkımızın menfaatini gözeterek adalet, liyakat ve şeffaflık prensiplerinden sapmadan dürüst ve sorumlu bir biçimde misyonumuzu yerine getirmeye çalıştık. Lakin geldiğimiz noktada şahsi iktidar peşinde koşanların kirli rant seviyesinin iftira siyasetinin ve ahlak dışı kumpasların belediye idaresini felç ettiğini üzülerek belirtmek zorundayım. Günbegün artan baskılar, tehditler, itibarsızlaştırma çalışmaları ve belediyeyi bir çıkar kapısı gören anlayışla çaba ederken sadece şahsıma değil, Gaziantep halkının da iradesine müdahale edilmiştir. Belediye meclisinde halkın çıkarlarına alışılmamış kararlar almak için kurulan birtakım çıkar çeteleri millete hizmeti engellemek maksadıyla yaratılan yapay krizler ve birtakım milletvekilleri ile bir kısım meclis üyeleri eliyle yürütülen kumpaslar artık tahammül edilecek durumu aşmıştır.” dedi.

“PARTİNİN YALNIZ BIRAKMASI BENİ ÇOK ÜZDÜ”

Bir yıllık süreçte şahsına yapılan tüm müdahalelere CHP Vilayet Başkanlığı’nın sessiz kaldığını söyleyen Yılmaz, şu sözleri kullandı:

“Bu yalnızca siyasi bir rekabet değil tıpkı vakitte bir ahlaki ve vicdani çöküştür. Belediyeyi kendi çıkarları için kullanmak isteyenlerle bu vakte kadar uğraş ettim. Lakin kendi partilisi tarafından kendi belediye lider yardımcısını silahla vurması Cumhuriyet Halk Partili meclis üyesi tarafından her meclise adamlar getirtilerek yeniden Cumhuriyet Halk Partili benim yani belediye liderinin dövdürülmeye çalışılması birebir meclis üyesi tarafından bir diğer meclis üyesinin dövdürülmesi, birebir meclis üyesi tarafından avukatlık ofisimin basılması, partilim tarafından konutumun görüntüsünün çekilmesi, ailemin tehdit edilmesi, toplumsal medyada her gün hakaretler, palavralar söylenilmesi, Cumhuriyet Halk Partili meclis üyesinin kardeşinin 24 sefer beni CİMER’e şikayet ederek hakkımda palavra argümanlarla algı oluşturmaya çalışılması ve benim için en katlanılmazı Cumhuriyet Halk Partisi’nin meclis üyelerinin Cumhuriyet Halk Partili belediye liderini Cumhuriyet Savcılığında tabir vermek için tanıklık vermek için sıraya dizilmesi. Tüm bu tabloya rağmen Cumhuriyet Halk Partisi Vilayet Başkanlığının sahip çıkmaması. Milletvekillerinin diğer işler içine girmesi genel merkezin beni burada yalnız bırakması beni çok üzmüştür. Halkın oylarıyla seçilen bir belediye liderine yapılan bu ataklar karşısında sessiz kalmak bu taarruzlara ortak olmak demektir.”

“ANİ ALINMIŞ BİR KARAR DEĞİL”

Yılmaz, istifa kararının ani olmadığını vurgulayarak şunları söyledi:

“Her türlü çıkar bağına rant sistemine ve siyasi kumpasa göz yuman yahut direkt dayanak olan anlayışla artık yol yürümem mümkün değildir. Artık açıkça tabir ediyorum. Hiçbir koltuk, halkın duasından, alın terinden benim için daha kıymetli değildir. Bu karar, ani alınmış bir karar değildir. Uzun müddettir devam eden bir sürecin bir vicdani sağduyunun kararıdır.

“ONLARIN EMEKLERİNİ EZDİRMEYECEĞİM”

Aylardır şahsıma, aileme yöneltilen sistematik taarruzlar, itibarsızlaştırma çalışmaları ve karakter suikastları artık bizi bu noktaya getirmiştir. Benim için siyaset, halka hizmetin ismidir. Makam, mevki, koltuk bu anlayışın bir emeli değildir. Yol yürüdüğüm meclis arkadaşlarımın hukukunu kendi hukukumun önünde tutacağımı da bu vesileyle açık yüreklilikle belirtmek isterim. Onların emeklerini ferdî çıkarlar karşısında ezdirmeyeceğim. Onların yanında durmak benim için siyasi değil, insani bir misyondur. Birlikte misyon yaptığım meclis üyelerimin ve benim alnım ak, yüzüm açıktır.

“BU KARAR SIRF PARTİMDEN AYRILMAK DEĞİLDİR”

Bugüne kadar kamuoyuna hakkımda palavralar söyleyen insanlara bir kelamım var. Ben buradayım savcılık orada, adliye orada. Elinizde ne evrak varsa götürün oraya verin. Bu karar sadece partiden ayrılmak değildir. Bu karar bir duruşun, bir ahlakın, bir vicdanın ve halk sevdasının ilanıdır. Gücünü makamdan değil, halktan alan kişinin yolu her vakit açıktır. Bu vesileyle dün meclis üyesi arkadaşlarımla Cumhuriyet Halk Partisi’nden istifa ettiğimizi kamuoyuna duyururum.”