NASA’dan çığır açan keşif: “Sadece yaşam tarafından üretilen” gazlarla dolu gezegen tespit etti!
ABD Havacılık ve Uzay Dairesi (NASA) uzay keşifinde çığır açan bir bulguya imza attı.
James Webb Uzay Teleskobu, K2-18 b isimli, Dünya’dan daha büyük ve “sadece ömür tarafından üretilen” gazlarla dolu bir gezegen keşfetti.
YAŞANABİLİR BÖLGEDE, DÜNYA’NIN YAKLAŞIK 3 KATI
K2-18 b, K2-18 isimli kırmızı cüce yıldızının etrafında dönen ve “yaşanabilir bölge” olarak bilinen alanda bulundu.
İlk olarak 2009’da NASA’nın Kepler Teleskobu tarafından keşfedilen bu gezegen, son olarak James Webb Teleskobu tarafından daha ayrıntılı incelendi.
NASA’nın açıklamasına nazaran, gezegenin yarıçapı Dünya’nın 2,6 katı, kütlesi ise 8,6 katı büyüklüğünde.
YAŞAM BELİRTİLERİ
James Webb Teleskobu, K2-18 b’nin atmosferinde metan ve karbondioksit üzere karbon taşıyan moleküllerin varlığını tespit etti.
Bu bulgular, gezegenin atmosferinin hidrojen açısından güçlü olduğu ve yüzeyinin su okyanuslarıyla kaplı olabileceği hipotezini güçlendiriyor.
Ancak en dikkat cazibeli bulgu, dimetil sülfür (DMS) isimli bir molekülün mümkün varlığıydı. Dünya’da bu molekül sadece hayat tarafından üretilir ve çoğunlukla deniz ortamlarında bulunan fitoplanktonlardan yayılır.
Bu, gezegende potansiyel olarak ömrün varlığına dair birinci somut belirtilerden biri olarak bedellendiriliyor.
YAŞAM İÇİN UYGUN MU?
NASA’nın açıklamalarına nazaran, K2-18 b’deki metan ve karbondioksit bolluğu, gezegenin hidrojen açısından güçlü bir atmosfere sahip olmasının yanı sıra, su okyanuslarının varlığını da düşündürüyor.
Ancak, bu gezegenin büyüklüğü, yüzeyindeki sıcaklıklar ve yüksek basınç nedeniyle, ömür için uygun olup olmadığı hala meçhul.
NASA, gezegenin iç yapısının büyük olasılıkla yüksek basınçlı buzdan oluşan bir mantoya sahip olduğunu ve su okyanuslarının hayat için sıvı kalamayacak kadar sıcak olabileceğini belirtiyor.
Yine de, bilim insanları elde ettikleri bulgularla gezegenin ömür barındırma ihtimalinin yüksek olduğunu belirtiyor.
K2-18 b üzere büyük boyutlara sahip gezegenler, daha evvel hayat arayışında odaklanılan küçük kayalık gezegen anlayışını değiştirebilir.
Cambridge Üniversitesi’nden astronom Nikku Madhusudhan, bu keşfin hayat arayışında daha büyük, gazlı dünyaların da dikkate alınması gerektiğini vurguluyor.
Madhusudhan, “Hycean dünyaları, okyanuslarla kaplı büyük gezegenlerdir ve atmosferik müşahedeler için daha elverişli olabilir” diyor .
GELECEK ARAŞTIRMALAR
James Webb Teleskobu, K2-18 b’nin atmosferine dair daha fazla bilgi toplamak gayesiyle müşahedelerine devam ediyor.
2024 yılında yapılacak müşahedeler, dimetil sülfür molekülünün atmosferdeki seviyelerini doğrulamak için kritik ehemmiyete sahip olacak.
Madhusudhan, en son gayelerinin, yaşanabilir bir dış gezegende ömür izlerini tespit etmek olduğunu belirtiyor.
n verici keşiflerinden biri haline gelebilir.
K2-18 b’nin keşfi, sırf dış gezegen araştırmalarında değil, insanlık için de büyük bir dönüm noktası olabilir. Şayet ömür belirtileri tespit edilirse, bu keşif, kainattaki hayat arayışımızı büyük ölçüde değiştirebilir ve insanlık tarihinin en heyecan verici keşiflerinden biri haline gelebilir.
