Karbonhidratlar, bedenin güç gereksinimini karşılayan temel besin kaynaklarından biri olarak bilinse de, hangi çeşit karbonhidratların bedende nasıl tesir yarattığı konusunda farkındalık oluşturulması gerektiği söz ediliyor. Sağlıklı karbonhidratlar, bedenin nizamlı çalışmasına yardımcı olurken, işlenmiş ve rafine karbonhidratların çok tüketiminin metabolik bozukluklara yol açabileceği belirtiliyor.

Uzmanlar, karbonhidratları büsbütün kesmeden evvel hangi çeşitlerinin bedeniniz için yararlı olduğunu bilmeniz gerektiğine vurgu yapıyor.

Karbonhidratlar, beyin aktivitesi ve fizikî efor üzere hayati fonksiyonları besleyen bedenin birincil güç kaynağıdır.

İki kategoriye ayrılırlar:

1. Kolay karbonhidratlar (örneğin, rafine şekerler, işlenmiş gıdalar), kan şekerinde süratli artışlara neden olur

2. Lif ve besin açısından varlıklı, daima güç sunan kompleks karbonhidratlar (örneğin, tam tahıllar, baklagiller, sebzeler).

Sorun karbonhidratların kendisinde değil, kalitesinde ve ölçüsündedir. Tüm karbonhidratları ortadan kaldırmak, sıhhat için kritik olan lif, vitamin ve minerallerde eksikliklere yol açabilir.

KARBONHİDRAT TÜKETMEMEK NE VAKİT İŞE FAYDA?

Karbonhidrat azaltma belli durumlarda terapötik olabilir:

Kilo İdaresi: Düşük karbonhidratlı yahut ketojenik diyetler, bedeni yağ metabolizmasına kaydırarak kısa vadede kilo kaybına yardımcı olabilir. Lakin, uzun vadede sürdürülebilirlik, makro besinlerin ve ömür üslubu ayarlamalarının dengelenmesini gerektirir.

Metabolik Bozukluklar: Diyabet üzere durumlarda, düşük glisemik indeksli yiyeceklere odaklanan özel karbonhidrat alımı, kan şekerini dengelemeye yardımcı olur. Misal biçimde, ketojenik diyetlerin epilepsi nöbetlerini azalttığı klinik olarak kanıtlanmıştır

Bariatrik Cerrahi: Ameliyat sonrası hastalar, güzelleşmeyi optimize etmek ve kas kütlesini korumak için denetimli karbonhidrat alımından faydalanır

Aşırı karbonhidrat kısıtlaması çoklukla aykırı tesir yaparak yorgunluğa, besin eksikliklerine ve geri dönen kilo alımına yol açar. Örneğin, tam tahılları kesmek bağırsakları prebiyotik liflerden yoksun bırakarak sindirim sıhhatine ziyan verir. Dahası, karbonhidratlar obezitenin tek nedeni değildir; çok kalori, hareketsiz alışkanlıklar ve berbat uyku da eşit rol oynar.

DENGELİ BİR YAKLAŞIM

1. Kaliteyi Seçin: Yulaf, kinoa ve sebzeler üzere karmaşık karbonhidratlara şekerli atıştırmalıklar yerine öncelik verin.

2. Porsiyon Denetimi: Sindirimi yavaşlatmak ve ani yükselmeleri önlemek için karbonhidratları proteinler ve sağlıklı yağlarla eşleştirin.

3. Şahsileştirme: Beslenme gereksinimleri değişir. Bir diyabet hastası, sportmen ve gebe bayanın her biri farklı karbonhidrat stratejilerine muhtaçlık duyar.

Karbonhidratları şuurlu bir formda tüketmeyi vurgulayın, karbonhidratları ortadan kaldırmayı değil. Karbonhidratlar düşman değildir; dengesizlik düşmandır.

Tek bir besini günah keçisi yapmak yerine diyet, idman ve gerilim idaresi üzere bütünsel ömür şekli değişikliklerine odaklanın.