İsrail, katliamdan kurtulan sağlık çalışanını serbest bıraktı
İsrail, hapishane ve gözaltı merkezlerinde tutulan 10 Gazzeliyi bugün hür bıraktı. Hür bırakılan 10 kişi Aksa Şehitleri Hastanesi’ne getirilerek burada yakınlarıyla buluştu. Filistin Kızılayı, İsrail’in hür bıraktığı 10 Gazzeli ortasında Kızılay çalışanı Nasasra’nın da bulunduğunu bildirdi.
İsrail’in 37 gün boyunca alıkoyduğu Nasasra’nın, yakınları ve çalışma arkadaşlarıyla buluştuğu anlarda gözyaşlarına boğulduğu görüldü.
KATLİAMDAN SAĞ KURTULDU
Nasasra, İsrail ordusunun 23 Mart’ta Gazze Şeridi’nin güneyindeki Refah kentine bağlı Tel es-Sultan bölgesindeki yaralılara yardıma giden 14 yardım görevlisinin katledildiği gruptaydı. Refah’ta İsrail hücumunda yaralananları kurtarmak için yola çıkan sıhhat ve yardım çalışanları Tel es-Sultan bölgesinde İsrail askerlerince gaye alındı. 8’i Filistin Kızılayı mensubu, 5’i sivil savunma takımı vazifelisi ve 1’i Birleşmiş Milletler (BM) çalışanı olmak üzere 14 yardım vazifelisi öldürülerek cansız vücutları parçalanmış formda bir çukura gömülmüş halde bulundu.
Katledilen sıhhat görevleerinden kimilerinin elleri bağlı, başlarına ve göğüslerine ateş açılmış, birinin başı kesik, başkalarının ise cesetleri parçalanmıştı. Katliamdan sağ kurtulan Nasasra, İsrail askerlerince alıkonarak gözaltı merkezine götürülmüştü.
UYARILARA UYMAYAN ARAÇ YALANI
İsrail Dışişleri Bakanı Gideon Saar, 1 Nisan’da yaptığı açıklamada, İsrail askerlerinin maksat aldığı ambulansı “uyarılara uymayan araç” formunda niteleyerek saldırıyı savunmuştu. “İsrail ordusu, rastgele bir ambulansa saldırmadı. Geçen pazar günü, ikaz ve acil durum farları olmadan İsrail ordu birliklerine yanlışsız kuşkulu bir halde ilerleyen birkaç uyumsuz araç tespit edildi.” diyen Saar, biri 7 Ekim ataklarına katılan Hamas mensubu olmak üzere 9 Hamas ve İslami Cihad mensubunun öldürüldüğünü öne sürmüştü.
New York Times gazetesi ise 5 Nisan’da, öldürülen bir sıhhat görevlisinin cep telefonundan ulaştığı görüntüyü yayınlamıştı. İmajlarda, araçların zirve lambalarının yandığı görülmüş, görüntüyü çeken sıhhat görevlisinin kelime-i şehadet getirdiği ve öleceğini anlayarak, “Beni affet anne. Bu benim seçtiğim yol; insanlara yardım etmek.” dediği duyulmuştu.
