Psikoloji profesörü Wendy Walsh, bu teorinin “kader, maneviyat ve yazgı inançlarına dayandığını” belirtiyor. Walsh’a nazaran, görünmez sicim teorisini benimseyen beşerler, bir ruh eşinin varlığına inanıyor ve vakti geldiğinde, Evren’in bu kişiyi onlara sunacağını düşünüyor.

Seksolog Suzannah Weiss, görünmez sicim teorisini “Sanki bir kişiyi başkasına bağlayan bir ip varmış üzere, böylelikle biri nereye giderse gitsin, oburu de farkında olmadan onunla birlikte seyahat ediyormuş üzere bir bağlantı” kelamlarıyla açıklıyor.

Çin mitolojisinde, bu niyet yazgının kırmızı ipliği olarak bilinir. Efsanelerde, vakit ve yer fark etmeksizin, iki kişi görünmeyen bir kırmızı ip aracılığıyla birbirine bağlanır. Bu ip, kalıcı sevgi ve yazgının sembolüdür. Çin kültüründe kırmızı renk, talihi ve refahı temsil eder. Görünmez sicim teorisi de bu manada, bahttaki şahısla buluşmanın her biçimde mümkün olduğunu söyler.

Weiss, bu durumu, ”Bazen beşerler ne kadar çabalarlarsa çabalasınlar, bir ortaya gelmeleri kaçınılmazdır. Bu bireylerin yıllar sonra bile yolları kesişebilir” halinde yorumluyor.

Görünmez sicim teorisinin, bilhassa bekar şahıslara umut aşıladığını belirten Psikoloji profesörü Wendy Walsh “Kötü bir buluşma ya da ayrılık sonrasında, ruh eşlerinin hala orada olduğunu bilmek, birçok kişi için rahatlatıcı olabilir” tabirlerini kullandı.