Erdoğan’dan “AB sürecinin canlandırılması” çağrısı
Avrupa Birliği’ne (AB) üye ülkeler ile ortalarında Türkiye’nin de bulunduğu 20 ülkenin devlet ve hükümet liderleri bugün Macaristan’ın başşehri Budapeşte’de düzenlenen Avrupa Siyasi Topluluğu’nun (AST) beşinci tepesine katıldı.
Zirve’nin Genel Oturumunda konuşan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “Bugün burada Avrupa’nın yüzleştiği çok boyutlu güvenlik sınamalarını ele almak üzere” toplandıklarını söyledi. Güvenlik sınamalarının sırf askerî tehditler, terörist akınlar ve hibrit savaş taktiklerinden ibaret olmaktan çıktığını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, güç arzından siber taarruzlara, göç hareketlerinden salgınlara, milletlerarası hukukun sistematik ihlallerinden savaşlara kadar geniş bir yelpazeye yayılan meydan okumaların herkesi etkilediğine dikkati çekti.
Konuşmasında Türkiye’nin, Avrupa-Atlantik bölgesinde barış, refah ve istikrar için bugüne kadar en çok katkı veren ülkeler ortasında yer aldığına işaret eden Erdoğan, Avrupa Birliği’nin savunma alanındaki çalışmalarına da katılma beklentisi içinde olduklarını vurguladı.
Erdoğan, dorukta bir konuşma yaptıFotoğraf: Ludovic Marini/AFP/Getty Images
Erdoğan, “AB’nin savunma alanındaki uğraşlarına Türkiye’nin tam olarak dahil edilmesi Avrupa’nın barış ve güvenliği için olmazsa olmazdır. Avrupa Savunma Ajansına ve Avrupa Daimi Yapılandırılmış İşbirliği kapsamındaki projelere iştirakimizin gecikmeksizin önünün açılmasını bekliyoruz. Avrupa’yı ve ötesini etkileyen geniş çaplı meselelere tahlil bulunabilmesi için Türkiye’nin takviyesi şarttır” biçiminde konuştu.
“Katılım sürecinin engellenmesinin makul bir izahı yoktur”
Avrupa kıtasının güvenlik ve istikrarı için AB’nin genişleme siyasetinin değerine de dikkati çekmek istediğini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Hakkaniyetli bir genişleme siyasetinin Birliğin en kıymetli jeopolitik aracı olduğu açıktır” değerlendirmesini yaptı.
Erdoğan, “Türkiye üzere kıtanın refahı ve güvenliğine kıymetli katkılar sunan bir aday ülkenin iştirak sürecinin yıllardır engellenmesinin makul bir izahı yoktur. Mevcut jeopolitik konjonktürde üyelik perspektifimizin güçlendirilmesinin, hem Avrupa’nın hem yakın coğrafyamızın faydasına olacağı açıktır. Türkiye olarak, AB ile münasebetlerimizin sağlıklı bir yerde ilerletilmesi için diyalog ve işbirliğine hazırız” sözlerini kullandı.
Von der Leyen’dan Erdoğan’a “güçlü AB ortaklığı” çağrısı
Türkiye’nin AB ile bağlantıları Erdoğan’ın tepe kapsamında yaptığı ikili görüşmelerde de gündeme geldi. AB Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen ile görüşmesi sonrasında Bağlantı Başkanlığından yapılan açıklamada, “Türkiye-AB bağlantıları ile İsrail’in Filistin’e yönelik saldırılarının” ele alındığı belirtildi.
Ursula von der Leyen ise görüşme sonrasında toplumsal medya hesabından yaptığı paylaşımda Erdoğan ile bir ortaya gelmenin “iyi” olduğunu belirterek, “Daha güçlü bir AB paydaşlığı, müşterek bölgemize yarar sağlayacak. Sonların ötesinde barış, refah ve güvenliği savunabiliriz. Ve bu halklarımıza da yarar sağlayacak. Gelecek yıllarda bu bahiste daha yakın çalışalım” tabirlerini kullandı.
İkili görüşmelerde AB bağlantıları gündemdeydi
Erdoğan’ın Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron ile yaptığı ikili görüşmede de ikili ilgilerin yanı sıra Türkiye-AB alakaları gündeme geldi. İrtibat Başkanlığının açıklamasına nazaran, Erdoğan görüşmede “Türkiye’nin AB’ye üyelik stratejik perspektifi bile hareket ettiğini, sürecin canlandırılmasının bir muhtaçlık olduğunu, Gümrük Birliği’nin güncellenmesi ve vize serbestisi ile ilgili vaatlerin yerine getirilmesinin beklendiğini” belirtti.
Erdoğan birebir konuları Hollanda Başbakanı Dick Schoof ve Danimarka Başbakanı Mette Frediksen ile yaptığı görüşmelerde de lisana getirdi. Erdoğan tepe marjında ayrıyeten NATO Genel Sekreteri Mark Rutte ile de bir ortaya geldi.
Zirveye katılan önderlerin gündemindeki mevzulardan biri ABD’de yapılan başkanlık seçimlerini Donald Trump’ın kazanmasının güvenlik ve savunma açısından doğuracağı sonuçlar oldu. Önderler, Avrupa’nın zayıflamaması ve ABD ile “ekonomik savaş” yaşanmaması ikazında bulundu. Önderler, Rusya’ya karşı Ukrayna’ya yönelik dayanağın de sürmesi gerektiğini belirtti.
Avrupa Siyasi Topluluğu, 2022 yılında Rusya’nın Ukrayna’ya saldırısı sonrasında, Rusya’nın milletlerarası arenada yalnızlaştığına işaret etmek için hayata geçirilmişti. Avrupa Siyasi Topluluğu içinde, 27 AB üyesinin yanı sıra Türkiye ve Ukrayna’nın ortalarında bulunduğu toplam 47 ülke yer alıyor.
DW, AFP, ANKA/JD, HT
DW Türkçe’ye sansürsüz nasıl erişebilirim?