Ece Güler olayı ve Belgrad ormanı efsaneleri: Gizemli yaratık, cadı eğitimi masalları

Hukuk ofisinde sekreterlik yapan Ece Gürel’in ömrünü yitirmesinin gerisinde tartışılan bahislerden birisi de, “ruhani” seyahat, gizemli sayılara olan inanç ve “cadılık kursu” üzere eğitimler oldu. “Ayahuska”, “Grabovoi Sayıları”, “Belgrad ormanı yatırları” üzere mantıksız ve akıl dışı kimi kavramlar da tartışılıyor.

Gürel’in bu kurslara ilgisi biliniyor ve muhtemelen de iş yeriyle ilgili problemlerin akabinde rahatlamak için Belgrad Ormanı’na gitti.

Belgrad Ormanı, İstanbul’da yürüyüş için en kıymetli güzergahlardan birisi. Bakımlı yolları, pak hava ve canlı bitki dokusuyla, tabiat severlerin en çok tercih ettiği yerlerden birisi olan bu orman, yakın devirde “ruhani yolculuk” tuzağı için de kullanılmaya başlandı.

RUHANİ PAZARLAMACILAR ORTAYA ÇIKTI

1956 yılından beri piknik alanı olarak kullanılmaya başlanan orman, bir çok ünlü isim tarafından da spor gayeli olarak tercih ediliyor. Osmanlı devrinde İstanbul’a su kaynağı olarak kullanılan tarihi bentler ormana kıymet katıyor. Tabiat yürüyüş, bisiklet çeşitleri, spor aktiflikleri için en değerli yerlerden olanın ormanın, bir müddettir garip ziyaretçileri var. “Ormanın altındaki yatırların enerjisini” deneyimlemek, “ormanın gizemli büyülerini” yaşatmak üzere akıl dışı pazarlama yollarıyla kümeler oluşturan birtakım “ruhani liderler” ormandan görülmeye başlandı. Kent merkezine yakın olmasının yanısıra, gidiş yolundaki kahvaltı yerleriyle güzel bir toplumsal ortam oluşturan orman, “ruhani pazarlamacıların” gözdesi. Pekala eğitimli şahıslar, üniversite mezunu beşerler bu pazarlamacılara nasıl inanıyor?

GİZEMLİ ORMAN CANAVARI VE BİLİNEN HİKAYE

Belgrad Ormanı’nda su kemerleri dışında tarihi dini yapı ve kalıntısı bulunmuyor. Yeniçeri isyanı sırasında, buraya saklanan Yeniçerilerin ormandan çıkarılması için bütün bölgenin yakıldığına ait bilgiler ancak, ne eski bir mezarlık, ne türbe ne de “yatır” ismi verilecek bir kalıntı var. Kendileri “ökült” eğitimcisi ismi veren birtakım şahısların, bu bölgeyi gizemli ve “manevi yolculuk” için âlâ bir alan üzere pazarladığı biliniyor.

Geçtiğimiz günlerde toplumsal medyada yayınlanan bir görüntüde olduğu üzere, bölgede “yaratıklar” olduğunu tez edenler de var. Bu görüntü, kurmaca görüntülerin bütün özelliklerin taşıyor, her vakit olduğu üzere cep telefonu kamerası açık ancak nedense net çekim yapılamıyor, kamera birden diğer bir yere dönüyor, panik başlıyor, yaratık her zamanki üzere kollarını havaya kaldırıyor, her vakit olduğu üzere aracına binip kaçmak isteyenler, yolun ortasında birebir yaratığı görüyor ve bir müddet sonra çekim bitiyor.

Ece Gürel’in hayatının yitirmesinin akabinde “sihir, voodo, cadılık sanatı, kehanet teknikleri” gib eğitimler verenler de tartışılıyor. Gürel’in ‘Witchcraft’ yani “cadılık zanaati” eğitimi aldığı biliniyor. Gürel’e ders veren “astrolom” Hale İtina, bir YouTube yayınında, Ece Gürel’in 1,5, 2 yıldır öğrencisi olduğunu söyleyerek, “Kurşun dökme, tarot ve şamanik eğitim alarak başladı.” dedi. Gürel’in son periyotlarda değiştiğini ileri süren İtina, “Son 2-3 aydır duygusal reaksiyonları daha ağır birisine dönüştü. Birçok bahse çok fazla mana yüklüyordu. Olağan mevzulara daha takıntılı olmaya başladı.” dedi.

1500 DOLARLIK ÇAY MASALI

Görül’in inançlı bir insan olduğunu söyleyen İtina, Gürel’in Ayahuska ismi verilen, halüsülasyon çayı kullanmadığını zira buna parasının yetmediğini de söyledi. “Ölüme en yakın deneyim” sunduğu ileri sürülen çayın fiyatı 1500 dolar. Hale Önel, Ece Gürel’in ormana ritüel için gitmediğini belirtirken, “Diyelim kendince rahmet ritüeli yaptı. Annelerimiz de yapar. Biz rahmet için ne yaparız… Biz rahmet için yenibahar ile tuz kavururuz ocakta” dedi.

YA TUTARSA TUZAĞINA DÜŞÜYORLAR?

Peki, muhakkak bir eğitim olmayan kelamda uzmanlar, zenginlik, inanılmaz manevi güç üzere sonu gelmeyen “hayali” beklentileri nasın pazarlıyor? Üniversite mezunu, eğitim düzeyi yüksek bireyler, mantıksız bu vatlere nasıl inanıyor? Prof.Dr. Ahmet Türkçapar, ntv.com.tr için bu soruları yanıtladı.

– Eğitimli bireyler nasıl bu çeşit manasız işlere inanabiliyor?

Türkçapar:Eğitim düzeyi ne olursa olsun, beşerler büyük vaatlere inanma eğilimindedir. Beşerler bilhassa belirsizlik, endişe yahut çaresizlik hissettiklerinde, süratli ve mucizevi tahliller sunan yaklaşımlar cazip hale gelir. “Ya tutarsa, ya gerçekse” kanısı bu inancı besler. Ayrıyeten, Plasebo tesiri nedeniyle kimi şahıslar bu tekniklerin işe yaradığını hissedebilir ve diğerlerine da önerebilir. Lakin bilimsel temeli olmayan bu çeşit inançlar, bilhassa ruhsal rahatsızlığa yatkın bireyler için önemli riskler taşır.

– Eğitim verdiklerini argüman eden yahut seyahate çıkartan şahıslar insanları nasıl etkiliyor?

Türkçapar: Bu cins uygulamaları yayan şahısların bir kısmı kasıtlı olarak insanları kandıran, dolandırıcılık maksadı güden antisosyal yahut psikopatik eğilimler gösteren bireylerdir. Bir kısmı ise nitekim inandığı için bu yolları savunur. En tehlikeli olanı, bu tekniklere samimiyetle inanan lakin kendisi de ruhsal sıkıntılar yaşayan şahıslardır. Günümüzde toplumsal medya platformları ile bu inançlar süratle yayılıp geniş kitlelere ulaşabiliyor ve insanları etkileyebiliyor.

– İnsanların hangi özellikleri kullanılıyor?

Türkçapar: İnsanların kaygı, hüzün, şaşkınlık üzere ağır duygusal durum yaşadıkları anlar büyük zaaflarıdır. Bu tıp hisler içindeki bireyler telkine daha açık hale gelir ve münasebetiyle bu tıp uydurma uygulamaların tesiri altında kalabilirler. Bu zayıf anlarda süratli bir tahlil vadeden, umut veren rastgele bir uygulama kolaylıkla benimsenebilir.

– Bu tıp eğitimlerin belli bir mühlet sonra insanları yıkıma uğratması nasıl mümkün?

Türkçapar: Başlangıçta bireye düzgün geldiği sanılan formüller, bilhassa ruhsal yatkınlığı olan bireyler için önemli meselelere yol açabilir. Bilhassa psikoz riski olan bireyler, yememe, içmeme, konuşmama, dünyayla bağlantıyı kesme üzere çok ritüeller ile uyaran yoksunluğu oluşturup psikotik bir rahatsızlık yaşayabilir. Bu psikotik durum tetiklendiğinde şahısta taban var ise kalıcı bir psikotik rahatsızlığa dönüşebilir. Gerçek bilimsel prosedürlerden uzaklaşıldığında, şahsî ziyan kaçınılmaz hale gelir. Sıhhati yerinde birinin bir spor uygulaması sorun olmayabilir ancak belirli bir rahatsızlığı ya da rahatsızlığa yatkınlığı olan birinin hekimden teklif almadan spor dahi yapmaması gerekir. Bilhassa ruhsal sorunu ve yatkınlığı olan şahıslar bu cins uygulamalardan daha çok ziyan görebilir.