Yarım asırdır babasından öğrendiği mesleği ondan kalan 10 metrekarelik dükkanda yaşatmaya çalışan Cengiz Altunbaş, yıllardır baba mesleğini sürdürmenin memnunluğunu yaşıyor. Saat tamirciliğini Gaziantep’in tanınmış ustalarından olan babası merhum Ali İstek Altunbaş’tan öğrenen Altunbaş, yıllardır kendisine getirilen eski, bozuk ve antika saatleri teknolojiye yenilmeden ve vakte direnerek tamir ediyor.

Baba mesleğini yıllardır Karagöz Mahallesi’nde bulunan Yaşayan Müze Tarihi Gümrük Han karşısında bulunan dükkanında devam ettiren Altunbaş, unutulmaya yüz tutmuş mesleğini sürdürmekle birlikte baba mesleğine de sahip çıkıyor. Şimdi 7 yaşında iken saat ustası babasının yanında çırak olarak mesleğe birinci adımını atan Altunbaş, 15 yaşında iken saat tamirciliğini öğrendi. Büsbütün el personelliği ile üretilen antika pahasında olan saatlerin tamir ve tamiratını yapan Altunbaş, 16’ıncı yüzyıldan günümüze kadar gelen 50-100 yıllık çalışmayan ve fonksiyonunu kaybetmiş antika saatlerin eksik ya da bozulmuş mekanik kesimlerini tekrar üreterek tamir ediyor.

Bazen günler, bazen haftalar ve bazen aylar süren tamirat süreci çok pahalı olan, dekoratif manada da şık ve usta işi tekniğe sahip saatleri birinci günkü üzere çalıştırarak sahiplerine teslim eden Altunbaş, 50 yıldır mesleğini severek sürdürüyor. Sabahın erken saatlerinde açtığı iş yerinde birinci günkü heyecanla çalışan ve daha çok antika saatlerin tamirini yapan Altunbaş, baba yadigarı mesleğini devredecek çırak bulamamaktan yakınıyor.

Saat tamirciliği mesleğini babasından periyot aldığını belirten Altunbaş, “Gaziantep’te saat tamirciliği yapıyorum. 6-7 yaşlarında bu mesleğe başladım, hala de devam ediyorum. Babam merhum 1992’de vefat etti, ondan sonra mesleği ben evre aldım. Ortaokul seviyesine geldiğimde kalfaydım, liseyi bitirdiğimde de artık usta olmuştum. O günden beri bu mesleğe devam ediyorum” dedi.

Babasının mesleği öğrenmesi için kendisine eski saatleri verdiğini, birden fazla saati tamir etmeyi de deneme yanılma yoluyla tamir ettiğini ve saat tamirciliğini bu halde öğrendiğini belirten Altunbaş, “60-80 ve 100 yıllık saatleri tamir ediyorum. Mesleğimiz çok hoş bir meslek. Zati severek yapmadığın vakit mesleği yapamıyorsun. Bu mesleği severek yapacaksın ve kendini mesleğe vereceksin” diye konuştu.

Antika saatlerden tamir edemediği saat olmadığını söz eden Altunbaş, “Antika saatleri, duvar saati, kol saati, cep saati ve öteki tüm saatleri tamir ediyoruz. 60-70 ve 100 yıllık saatler tamir için geliyor. Dededen ve babadan kalmış, artık eskimiş saatler geliyor. Bu saatleri tekrar çalıştırıyoruz. Antika olan saatlerin tamirini ve bakımını yapıyoruz” halinde konuştu.

Mesleğinin kolay bir meslek olmadığını belirten Altunbaş, “Mesleğimiz çok sabır gerektiren bir meslek. Tamir için bir saat getiriliyor, tamiri için saatlerce emek veriyoruz. Yarım gün yahut bir gün tamiri süren saatler oluyor. Bozuk olan bir saati tamir edip çalıştırmak çok hoş bir his ve o saatin yine çalışması beşere haz veriyor” diye konuştu.